Kanaatimce...

Anasayfa Fıkralar Öyküler Güzel Sözler
İbrahim Küreli

Cuvaramın Dumanında Saklı Tozpembe Hayallerim

Kürelioğlu İbram Efendi

20.09.2020 - İSTAMBOL

Liseli yıllarımızda birçok arkadaşımızın ruh dünyasında elde sigara ile fotoğraf çektirmenin farklı bir yeri vardı. Artık yetişkin olmanın manifestosuydu bu âdetâ. ("Cuvara içip dumanını savurmayana gız verilmez" denirdi çünkü... 🙂 )

Hatta hiç unutmam, lise son sınıf arkadaşları olarak düzenlemiş olduğumuz Ödemiş gezimizde bir kısım arkadaşımız, kendilerinin sigara içiyor olduğu ağızdan ağıza yayılmasın diye henüz sigara ile ülfet eylememiş olan bizleri de sigara içmeye zorlamışlardı. Onları kırmamak için ilk defa orada biz de sigara içmiştik. Üstelik sigarayı elde tutuşumuz ultra-argo bir teşbih ile dalga konusu olmuştu. Anlarsınız siz onu... 🙂

Daha sonra yetişkin olmanın tabii bir sonucu olarak bu tür özentilerden uzaklaşıyor insan tabii ki. Büyüdüğümüze, tam olarak kanaat hasıl olunca, çevreye sübliminal mesaj iletme içgüdüsü de doğal olarak ortadan kalkıyor.

Bu sigara faslını atlattıktan sonra, sıra elde kadehle poz verme safhasına geçiliyor. Tabii bu biraz da, belli bir dünya görüşüne sahip olmanın gereği olduğu algısının zihinde mayalanmasıyla ilk cenin oluşuyor; bunu başkalarına da ilan etmek gerektiği fikrinin karşı konulamaz câzibesiyle de serpiliyor, boy veriyor, kendini gösteriyor.

Bugünlere gelindiğinde ise, bu refleks biraz daha ivme kaydediyor. Yeni nişanlanan çiftlerimiz, ilk vazife olarak nişanlılarıyla ya da sevgilileriyle içkili bir lokantada elde kadehle poz verip sosyal medya aracılığıyla kendilerini uzaktan yakından tanıyan herkese ulaştırmış olma ibadetinin verdiği kalp ve gönül huzuruyla bu fotolarında tatmin olmuş bir halde gözüküyorlar...

Kimsenin içkisine, eğlencesine karıştığımız yok arkadaş. Her yetişkin belli bir yaşa geldiğinde nasıl bir kişi olacağına kendisi karar verir ve ömrünün sonuna kadar arzu ettiği hayat tarzını gönlünün istediği şekilde sürdürür. Kimse kimsenin hayat tarzına karışamaz. Hepimiz "o belirli saat" geldiğinde yaptıklarımızdan ve yapmadıklarımızdan bir tek Yüce Yaratıcı'ya hesap veririz.

Ancak burada benim genç arkadaşlarımıza vermek istediğim mesaj, çok küçük yaştaki çocuklarımıza kötü örnek oldukları noktasındadır. Zira o fotoğrafınızı gören çocuklarda mutlaka bir özenti meydana getirecek, o da bir kız arkadaşıyla masaya daha ilk oturduğunda aynı pozu vermek isteyecektir. Mutlu bir başlangıç illâ ki, içki ile mi başlamalı? Alkol, mutlu bir başlangıcın vazgeçilmez öğesi midir? İki kişinin hayata ilk adım atışında içkinin ne gibi getirileri, olumlu katkıları vardır...?!

Günümüzde biraz da belli bir siyasi anlayışa duyulan tepkiyle o anlayışın tam zıddı kutupta yer alındığını belli etme refleksiyle bu tür görüntüleri paylaşma ihtiyacı içinde olunduğunu hissetmeye başladık. Ama bu yanlış arkadaşlar. Sizler, Mustafa Kemal Paşa'nın Latife Hanımla aynı karede kadeh kaldırdığını gördünüz mü? İsmet Paşa'nın Mevhibe Hanım'la aynı fotoğraf karesinde kadeh kaldırdığını gören var mı? (Venizelos'la kaldırdığı kadeh konumuz dışı) Hadi sizi biraz da ajite edeyim 🙂 Nazım Hikmet'in Vera Hanım'la, Piraye Hanım'la, Şükûfe Nihal'le, Yelena ile kadehli fotolarını hatırlayan var mı? "Rakı şişesinde balık olsam" diyen Orhan Veli'nin sevgilileriyle kadeh kaldırdığını hatırlıyor muyuz? Mesela yine çok içki içenlerden Sait Faik'in bu şekilde bir fotosunu anımsıyor muyuz?

Osmanlı hanedanından bazıları da içki içerlerdi. Eski siyaset erbabımızdan birçoğunun (S. Demirel, B. Ecevit, T. Özal, A. Menderes vs.) arasıra da olsa alkol kullandıkları bilinir, ancak bu büyüklerimizin aileleriyle aynı masada alkol alıp poz verdiklerini -hafızalarımızı yoklayalım- hatırlıyor muyuz? Hayır dediğinizi duyar gibiyim.

Genç arkadaşlar...! Sizleri yeniden düşünmeye davet ediyorum. Elde kadeh, yanında sevgilin olduğu halde poz vermekle çağdaşlık olmaz. Bu ancak, özentili olduğunu, kendi dilinle başkalarına aktarman ve ardından gelmekte olan gençliği zehirlemendir. Bu asilliğin ifadesi değil; aksine lümpenliğin deklaresi demektir. Sakin kafayla az biraz düşündüğün takdirde bunun böyle olduğunu anlayacaksın.

İçkiyi hiçbir şekilde benimsemediğim ve kimseye tavsiye etmediğim gibi gözden ırak bir şekilde kendi başına veya birkaç arkadaşınla içki içmene laf etmiyorum, bunu da aklından çıkarma...!

İyi pazarlar olsun herkese...!

İbrahim Küreli