29.10.2005 - Yeni Asya Gazetesi
Belirtileri yüksek ateş, iştahsızlık, kusma ve ağızda kötü bir koku. Bu belirtilerden 3-4 gün sonra kusma başlar. Dikkatle izlendiğinde, belirgin bir zayıflama gözlenir, ayrıca gözlerde akıntı başlamıştır. Ateş daha sonra düşse bile tekrar yükselir. Hastalığa yakalanan çok su içer ve soğuk yerler bularak buralarda yatar. Bu aşamadan sonra hastalık ölümle sonuçlanır...
Sandığınız gibi değil. Yukarıda belirtileri anlatılan gençlik hastalığına sadece kediler düçar oluyormuş. İlâcının adı da, “gençlik aşısı.” Ama, bu hastalığı kimi yaşlı insancıklara uyarlamak mümkün.
Gençlik hastalığı.
Belirtileri, ayna karşısında yüzünü yoklamalar, “Sence kaç yaşında görünüyorum?” soruları ve cilt kremleri. Bu belirtilerden birkaç zaman sonra kaygı başlar. Dikkatle izlendiğinde, belirgin bir takıntı hali gözlenir, ayrıca davranışlarda anormallik başlamıştır. Kaygılar daha sonra azalsa bile tekrar artar. Hastalığa yakalanan çok makyaj yapar, gençlere “taş çıkartan” kıyafetler giyer ve gençlerin dolaştığı yerlerde takılır. Parası çok olanlar estetik cerrahları sıkça ziyaret eder. Bu aşamadan sonra hastalık yaşlılık ve ölümle sonuçlanır...
Gençlik insan için, hele de dünyaya kalbiyle bağlanmış insan için, korunması gereken ideal bir hal, özenle elden çıkmaması için çalışılan bir fetiş, bazen bir takıntı ve hatta bir çılgınlık. Çılgınlık, çünkü doğmamış bebeklerin bile gençlik kremi yapımında kullanıldığını sanırım siz de duymuşsunuzdur.
Ama Omega 3, folasid, flavoinid, polifenol, serotonin, beta karoten gibi terimleri duyduğunuzu sanmıyorum. Bunlar bildiğimiz havuç, balık vs. gibi nimetlerde yeni keşfedilen gençlik iksirlerinin tumturaklı isimleri. Bu nesneler birer şifa vesilesi iken, bir büyücünün elinde sihir malzemesi yapılır gibi, insanları yaşlılıkla korkutan âhirzaman doktorları tarafından birer “gençlik iksiri” gibi sunuluyorlar. Yaşlılıktan, yaşlanmadan, kırışıklıklardan korkuyor insanlar. Dünyanın fani yüzüne aşka düşenler, ölüm kılıncının bu yüzü parçalamasına dayanamıyorlar. Yüzlerinde ölüm kılıcının küçük izleri olan kırışıklıklarına tahammül edemiyorlar. Kırışıklıklardan kurtulmak uğruna akla hayale gelmeyecek şeyler yapıyorlar.
Oscar Wilde’ın meşhur Dorian Gray’in Portresi, gençliğini muhafaza için şeytanla anlaşan ve bu anlaşma gereği kan döken bir adamın öyküsünü anlatır. Herkes yaşlanmakta, ama o hep genç kalmaktadır. Gelgelelim, ruhu şeytanın esiri olmuştur. Ruhunun aynası olan, gayet çirkin, yaşlı ve şeytanî portresini ise herkesten saklamaktadır.
Gençliği fetiş haline getiren âhirzaman yaşlıları, ihtiyarlığın nuraniyetinin yüzlerinde yansımasına razı olmuyorlar. Gergin bir cilt, pürüzsüz bir deriyi tercih ediyorlar. Bu uğurda ölü ceninlerin kullanıldığı kremleri yüzlerine sürecek kadar ileri gidebiliyorlar. İhtiyarlıktan, ölüm fikrinden kaçarken attıkları her adımın onları nefis ve şeytanın tuzağına daha da yaklaştırdığını biliyorlar mı acaba? Yaşlıların hep alışık olduğu ölüm düşüncesiyle barışık yaşayan gençler, nebevî nazarda ne kadar takdire lâyıksa, gaflet ve heveslerin hakimiyetindeki gençlere özenen yaşlılar o kadar acınası ve üzülesi bir durumdalar.
Aynada saç ve sakalında beyaz kıllar gördükten sonra insanın önünde iki yol açılır. Üzülmek ve ölümün keşif kolları olan bu kıllara düşman olup gençliğine geri dönmeye çabalamak. İhtiyarlığına ağlamak. Ya da merdane ölümün yüzüne bakmak ve hesaplaşmak. Said Nursi’nin İhtiyarlar Risalesi’nde belirttiği gibi, Kur’ân’ın müjdesine kulak verip bizzat derdin içinde dermanı, bizzat karanlığın içinde nuru, bizzat dehşetin içinde tesellîyi bulabilmek. Ve gençlik gafletinden, günahlarından ve heveslerinden kurtulduğu için sevinç gözyaşları dökmek.
“Gençliğin mahiyetini bilmeyen ihtiyarlar, gençliklerini düşünüp teessüf ve tahassürle ağlıyorlar. Halbuki gençlik, eğer ehl-i kalb, ehl-i huzur ve aklı başında ve kalbi yerinde bulunan mü’minlerde olsa, ibadete ve hayrâta ve ticaret-i uhreviyeye sarf edilse, en kuvvetli bir vesile-i ticaret ve güzel ve şirin bir vasıta-i hayrattır. Ve o gençlik, vazife-i diniyesini bilip sû-i istimal etmeyenlere, kıymettar, zevkli bir nimet-i İlâhiyedir. Eğer istikamet, iffet, takvâ beraber olmazsa, çok tehlikeleri var; taşkınlıklarıyla saadet-i ebediyesini ve hayat-ı uhreviyesini zedeler. Belki hayat-ı dünyeviyesini de berbat eder. Belki bir iki sene gençlik zevkine bedel, ihtiyarlıkta çok seneler gam ve keder çeker...”
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|
|
Röportaj |
|
Sitemizdeki Yazıları |
Nisa Suresinin Işığında Kadın Ve Erkek Arasında Adalet Ve Eşitlik |
|
Sitemizdeki Öyküleri |
Röportaj |
|
Sitemizdeki Yazıları |
Nisa Suresinin Işığında Kadın Ve Erkek Arasında Adalet Ve Eşitlik |
|
Sitemizdeki Öyküleri |
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|
|
Röportaj |
|
Sitemizdeki Yazıları |
Nisa Suresinin Işığında Kadın Ve Erkek Arasında Adalet Ve Eşitlik |
|
Sitemizdeki Öyküleri |
Röportaj |
|
Sitemizdeki Yazıları |
Nisa Suresinin Işığında Kadın Ve Erkek Arasında Adalet Ve Eşitlik |
|
Sitemizdeki Öyküleri |